Klişe bir laf ama adamlar uzaya araç gönderirken, İslam dünyasında hâlâ dünya düz mü değil mi diye tartışılması gerçekten trajik. Bu tartışma birçok müslümana bile saçma gelecektir eminim. Ancak konu din olunca ve her şeyin ölçütü kutsal kitaplar olarak görüldüğünde, gerçeklerin orada yazanlara uydurulması bilindik bir durum haline gelmekte. İşte bu sebeple, 1975 yılında Suudi Arabistan'ın en önemli din otoritesi kabul edilen Şeyh Abdul Aziz Bin Baz tarafından Dünya'nın düz olduğu fetvası verilmiş ve buna inanmayanların dinsiz kabul edilerek, cezelandırılması gerektiği bildirilmiştir. Bugün, ülkemizde, hadisleri baz alarak Adem'in dinozorlarla aynı dönemde yaşadığını ve 30 m. uzunlukta olduğunu söyleyen biyoloji profesörlerimiz varken, dünyanın düz olduğunu söyleyen uzmanlar hiçbir müslümanı da şaşırtmamalı. ("Kuran'da Dünya'nın düz olarak geçtiğini söyleyenlere itirazınız var da, evrim yalandır diyenlere niye yok?" diye bir soru yönlendirilebilir kendilerine.)
Şüphesiz buna inananlar sadece müslümanlar değil. 1956 yılında Britanya'da, Flat Earth Society (Düz Dünya Cemiyeti) adıyla, Dünya'nın düz olduğunu savunan ve bugün hala aktif olan bir organizasyon bile kuruldu. Bilim karşıtlığı hiçbir zaman popülaritesini yitirmiyor.
Konuyla ilgili olarak aşağıdaki kaynaklara bakmanızı da tavsiye ederim:
http://www.bilimfelsefedin.org/?p=377
http://suphecimelek.wordpress.com/2010/05/21/gunesin-battigi-yer/
http://www.mucizeyalanlari.com/gunesin-gidis-istikameti/
http://wikiislam.net/wiki/Flat_Earth_and_the_Qur%27an (İngilizce)
http://www.loc.gov/exhibits/world/images/s104.jpg (Zekeriya bin Mahmut el Kazvini'nin 16. yy'da Arapça'dan Türkçe'ye çevrilmiş astronomi kitabı Acaibul Mahlukat'tan alınan bu tasvirde, Dünya bir büyükbaş hayvanın üzerinde duran düz bir disk olarak tasvir ediliyor.)
İnsanların büyük çoğunluğundaki yanılgılardan biri de evrenin insanı sınav yapmak için yaratıldığı görüştür. Bu iddianın ne kadar abes olduğu fikri üzerine hazırlanan bir video...
Kayalar neden sivridir, madde uzun zaman birbiri üstüne yığıldığı için mi, yoksa hayvanlar kaşındıklarında sürtünebilsin diye mi ? Göller neden durgundur, hayvanlar sürüklenmeden yıkanabilsin diye mi, yoksa akıntı olmadığı için mi ? Çocukların verdikleri cevaplardan bizden nasıl farklı düşündüklerini ve bunun dinsel eğitimde ne anlama geldiğini hep birlilkte görelim. Çok güzel bir video olmuş.
Bu videoda Celal Şengör evrim teorisinin 18 yüzyılda nasıl yavaş yavaş geliştiğini, hangi bilim adamların katkıda bulunduğunu ve Darwin'in bunları nasıl birleştirdiğini örnekleriyle beraber çok hoş bir şekilde anlatıyor.
Ödül almış olan bu video bize 200.000 yıl önce başlayan insanlığın tarihini anlatıyor. İlk insanlar neye benziyordu, ilk atalarımız kimlerdi ve nerede yaşıyorlardı? Atalarımız hakkında daha fazla bilgi edinmek için:
https://www.23andme.com/ance
"Yaşamın mümkün olabilmesi için dünyamız "Goldilocks bölgesi" adı verilen mükemmel bir noktada bulunmaktadır. Güneşe çok yakın olsaydık pişerdik, çok uzak olsak donardık. Yaşamımızı mümkün kılmak için dünya bu belirli yörüngesine insan üstü bir güç tarafından yerleştirilmiş olmalı". Yaratılışçılar bunu yıllardır söylüyor. Bakalım artık söyleyebilecekler mi.
Original video owner: darkmatter2525
http://www.turandursun.com/forumlar
http://www.turandursun.com
http://www.mucizeyalanlari.com/
http://www.evrimteorisi.org
http://www.turandursun.net
http://www.facebook.com/pages/Turan-Dursun/174422300551?v=wall
Bir kişinin inançsız olmasında tuhaf hiçbir şey yok. Tuhaf olan dinci basının "Allah'ı DA yokmuş!" vurgusuyla Serra Yılmaz'ı hedefe almasının normal karşılanması (dinsizin sözlükteki ikinci anlamı "acımasız" olan bir toplumun zihninde de dinsiz diye nitelenen biri için hoş düşünceler oluşması beklenmez). Dinsizim diyenin boyu uzamıyor (ama dinsizliğin olumsuz algılandığı bir toplumda bunu milyonların önünde söylemek çok değerli), fakat siz ahlak anlayışınızın ne kadar sahte olduğunu benzeri kişileri sırf dinsiz oldukları için ahlaksız, acımasız, topluma zararlı insanlarmış göstererek defalarca kanıtlıyorsunuz.
http://www.haber7.com/guncel/haber/947610-serra-yilmazin-allaha-inanci-da-yokmus
Richard Dawkins gençlere yönelik olarak Evren, Dünya, canlılar ve diğer birçok konuya ilişkin sorulara bilimle cevap verdiği son kitabı The Magic of Reality'deki "İlk İnsan Kimdi?" adlı bölümde bahsi geçen, gözle görülemeyen evrimi (diğer bir deyişle bakteri ve virüslerdeki kadar hızlı görülmeyen) kavrayabilmemiz için bir düşünce deneyi gerçekleştiriyor. Evrim sürekli devam eden bir süreç. Bu yüzden milyonlarca yıllık bir ağaç üzerinde sadece belli duraklardaki dallara bakarak çeşitli isimler veriyoruz: Homo sapiens (modern insan), Homo erectus, Homo neanderthalensis gibi... Hepsi bu zincirin bir devamı olduğundan ilk insan kimdi sorusu da anlamını yitiriyor. Önce bebek, sonra çocuk, sonra yetişkin, en sonunda da yaşlanmamız gibi bu kesintisiz süreç hep devam ediyor ve bebeklik, çocukluk vs. diye adlandırdığımız, ancak kendimizde göremediğimiz bu aşamaları fotoğraf karelerine aldığımızda bir ayrım yapabiliyoruz ancak.
Kitap bir yayınevi tarafından henüz Türkçe'ye çevrilme aşamasında.
Kişinin mensub olduğu din -ezici çoğunluk için- özgür bir tercih midir, yoksa çevresinden devraldığı sosyal gerçekliğin bir parçası mı? Herhangi başka bir dinin egemen olduğu bir coğrafyada o dine mensup insanların çocuğu olarak dünyaya gelseydiniz de yine şimdiki dininizi mi seçerdiniz? Dünya insanlığının çoğunluğunun ''Hak Din''e mensup olmayışında nasıl bir ilahi hikmet var dersiniz? Kendi yarattığı insanların büyük çoğunluğunu yanlış coğrafyada doğdu diye ebedi cehennemde cezalandıracak bir Tanrı anlayışı, adalet algınıza uyuyor mu?
http://www.turandursun.com/forumlar
http://www.turandursun.com
http://www.mucizeyalanlari.com/
http://www.evrimteorisi.org
http://www.turandursun.net
http://www.facebook.com/pages/Turan-Dursun/174422300551?v=wall
Kuran, ortaya çıktığı çağın kısıtlı ve ilkel bilimsel bilgilerini olduğu gibi yansıtmaktadır. Bugün ancak peri masallarına ve mitolojilere konu olabilek türden bir evren tasvirinin yer aldığı Kuran hiçbir güncel bilimsel bulguyla örtüşmemektedir.
Dünyanın alenen düz olduğu, göklerin görünmez direklerle havada tutulduğu, yıldızların kıyamette dünyaya düşecekleri, doğuya ve batıya yürünerek güneşin ve ayın toprağa battığının görülebileceği gibi ifadeler bize bu kitabın insan ürünü olduğunu işaret etmektedir.
Hep överiz toplumumuzu "ne kadar dindarız, ne kadar geleneksel değerlerimize sahip çıkıyoruz" diye. Dine sıkı sıkı sarılırız ve ondan taviz vermenin büyük çöküşü getireceği gibi komplo teorileri üretiriz...
Peki hiç dürüstçe kendimize sorduk mu nasıl oluyor da ateist oranının inançlılardan daha yüksek olduğu kuzey avrupa ülkelerindeki insanlar bizden çok daha düşük suç oranlarına ve insan hakları ihlallerine, bizden daha yüksek toplumsal refaha, ekonomik ve teknolojik kalkınmışlığa sahip olabiliyorlar?
Konuşmanın tamamı: http://www.youtube.com/watch?v=XQyFRYCttyY